Olayın baş şüphelisi konumundaki itfaiye eri Turgay Gezgin ile birlikte gözaltına alınan F.T., Star TV ekranlarında yayınlanan "Zahide Yetiş’le Yeniden Başlasın" programına konuk olarak katıldı. Canlı yayında çarpıcı açıklamalarda bulunan hemşire, yaşadığı süreci tüm Türkiye ile paylaştı.

"Sessiz Kaldım Ama Artık Konuşmak Zorundayım"

Yangında hayatını kaybeden Turgay Gezgin’in eşi ve iki çocuğunun ardından başlatılan soruşturma devam ederken, kamuoyunun dikkatle takip ettiği isimlerden biri olan F.T., yayında şu ifadeleri kullandı:

“Kendisiyle tanıştığımda evli olduğunu bilmiyordum. Öğrendiğimde ayrılmak istedim ama ayrılamadım. Sürekli arıyordu, mesaj atıyordu. Evde kalmadığını, annesi ve ablasıyla yaşadığını söyledi. Boşanma davası açtığını, çocukları olduğunu öğrendim. 9 Mayıs’ta nişanlandık. Evet, tehditleri vardı. Devam eden bir mahkememiz olduğu için çok detaylı konuşmak istemiyorum.”

"Kendi Ailesini Yok Eden Birinin Kimseyi Yaşatmayacağını Anladım"

Turgay Gezgin’in ailesine dair neredeyse hiçbir şey paylaşmadığını dile getiren hemşire F.T., olayın ardından kendisinin de büyük bir hayal kırıklığı yaşadığını belirtti. Gezgin'in başka kadınlarla da ilişkisi olduğunu öğrenen hemşire, yaşananları şu sözlerle anlattı:

“Turgay bana ailesi hakkında bir şey söylemedi. Böyle bir şey yapacağını bilseydim kendi çocuklarımı onunla asla tanıştırmazdım. Benim çocuklarımı 2-3 kez gördü. Çok seviyormuş gibi davranıyordu. Yangını hastaneden arandığımda öğrendim. O gün konuşmuştuk. Olaydan sonra beni aradı. Sesi normaldi. İçine doğan kötülüğün gerçekleştiğini söyledi. Bensiz yaşayamayacağını söyledi. O gün yanıma geldi, okul çıkışı saatlerine yakın. Arkadaşını aradım, gelip aldı. İki gün sonra o eve gitmedim. O olayla ilgili bilgim yok.”

“Hemşirelik Yapamıyorum, Evde Hapis Gibi Yaşıyorum”

F.T., olay sonrası sosyal baskı nedeniyle çalışamaz duruma geldiğini de belirterek yaşadığı zorluklara şu cümlelerle değindi:

“Benim dışımda başka kadınlar da varmış. Beni de aldatıyormuş. Kaç kadın olduğunu bilmiyordum. Sadece yüzük taktık, abartıldığı kadar bir durum yoktu. 11 Mayıs’ta nişanlandık. Ona bağlanmıştım. ‘Ben olmazsam yaşayamam’ dediği için inandım. Bekleyelim dedim ama istemedi. ‘Yüzük takalım, adı konulsun’ dedi. Olaylar sonrası dışarıdan duyduklarım ve yorumlarla bu gerçekleri öğrendim. Sürekli yalan söylediği için aslında onu hiç tanımadığımı fark ettim. Kendi ailesini yok eden biri, bizi de yaşatmazdı.”

“O gözaltına alındıktan sonra her şey kafamda netleşti. Bir daha da görüşmedik. Yüzük takmıyorum. Hamile değilim. Testlere girmeye hazırım. Onun evinin yerini hâlâ bilmiyorum, hiç gitmedim. Orada kamera var zaten, gitsem görünürdüm. Tanımak için nişanlandım. Ailesi beni yangından sonra istemeye geldi. 9 Mayıs’ta evlenme teklif etti. Sessiz sakin biri gibiydi. Sevdim ama ona tam anlamıyla bağlanmamıştım. Her nişan evlilikle sonuçlanmıyor. Turgay benim evimden alınmadı. Nereden alındığını bilmiyorum. O gün erken yatmıştım.”

“Çok sessiz, sakin biriydi. Şüphelenmemi gerektiren bir davranışı yoktu. Öyle olsa bu ilişkiye devam etmezdim. Artık hemşirelik de yapamıyorum, evde hapis gibiyim. Hiç para istemedi. Aldığımız yüzüğün yarısını ben ödedim. Sürekli ağlıyordu. Hiç şüphelenmedim.”

Soruşturma sürüyor
Olayla ilgili soruşturma derinlemesine devam ederken, hem Turgay Gezgin’in hem de F.T.’nin ifadeleri dosyada önemli yer tutuyor. Yetkililer, yangının nasıl çıktığına ve olaya ilişkin sorumluluklara dair tüm yönleriyle araştırmasını sürdürüyor.