Ses Dergisi yarışmasıyla başladı
6 Nisan 1953’te Aydın’da doğan Mesut Engin, Söke’nin önde gelen ailelerinden birinin oğluydu. 1973 yılında Ses Dergisi’nin düzenlediği yarışmada Cem Erman, Salih Kırmızı ve Mahmut Hekimoğlu gibi isimleri geride bırakarak birinci oldu. Bu başarı, onun Yeşilçam’a adım atmasını sağladı.

Yeşilçam’ın parlayan yıldızı
1973’ten 2002’ye kadar birçok filmde rol alan Mesut Engin, Emel Sayın ve Gülden Karaböcek gibi dönemin ünlü isimleriyle kamera karşısına geçti. Aynı zamanda mankenlik ve fotomodellik de yapan Engin, 70’li yılların genç kadınlarının hayranlıkla izlediği jönlerden biriydi.

Kaza, bunalım ve zor yıllar
1976’da geçirdiği bir trafik kazasında sağ el bileğinin sinirleri kesildi. Çok sevdiği arkadaşını da aynı kazada kaybeden Engin, bu büyük travmanın ardından derin bir bunalıma girdi ve alkol bağımlılığıyla mücadele etti. Uzun uğraşlar sonunda bu bağımlılıktan kurtuldu ancak yaşamındaki kırılmalar peşini bırakmadı.

Açtığı güzellik salonunda başarı sağlayamayan Engin, eşinden boşandıktan sonra kaldığı ev yangında hasar gördü. Bu süreçte sokaklarda yaşamaya başlayan sanatçı, çevredeki esnaf tarafından “dede” lakabıyla anılır hale geldi.

Darülaceze’de son yıllar
2009 yılında tiyatro sanatçıları Mehmet Esen ve Mustafa Turan tarafından Taksim Eğitim ve Araştırma Hastanesi önünde bitkin halde bulunan Engin, İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne bağlı Kayışdağı Darülaceze’ye yerleştirildi. Burada hayatının son iki yılını geçiren Engin, geçmişte yaşadığı zorlukları anlatırken “ölümü beklediğini” dile getirmişti.

Hayata veda
Yeşilçam’ın bir dönemine damga vuran Mesut Engin, 19 Aralık 2011’de İstanbul’da hayata gözlerini yumdu. Onun yaşam öyküsü, Aydın’dan Yeşilçam’a uzanan ancak acılarla ve kayıplarla örülü bir hayat hikâyesi olarak hafızalara kazındı.






