Haber Aydın’a Google News'te abone olun

TOKİ’nin 1 milyonuncu evin temel atma töreninde, " Türkiye'nin dört bir yanında devlete ait en değerli alanların herhangi bir rant kaygısı gütmeksizin vatandaşlarımızın emrine veriyoruz" diyen Erdoğan’a yanıt CHP’li Tekin’den geldi.

Tekin, "Dün Eihanet ettik' dediğiniz TOKİ’nin rezillikleriyle bugün gurur duymamızı istiyorsunuz.! Öve öve bitiremediğiniz TOKİ’den rant fışkırıyor! Verimli toprakları, tarım alanlarını betonlaştırmak bu ülkeye yapılabilecek en büyük ihanettir”  diye konuştu.

Tekin, “Geçen yıl TOKİ uzmanları tarafından hazırlanan ve örnek olarak sadece 74 projeyi esas alan bir rapora göre; sadece 74 projede haksız imar uygulamalarıyla tam 240 milyar liralık vurgun yapıldığı kamuoyu ile paylaşılmıştı. Biz bu raporun detaylarını açıkladığımızda, Sayın Erdoğan ağzını açıp bir kelime dahi etmemişti. Çünkü hepsinin altında kendisinin imzası var. Dikkatinizi çekerim. Sadece İstanbul’da yapılan vurgun eski parayla 580 katrilyon lira. 19 yıllık AKP döneminde tüm Türkiye’de imar rantı üzerinden elde edilen para bunun çok üzerinde. Halk salgınla ve onun yarattığı ekonomik sorunlarla boğuşurken, İstanbullu her gün yeni bir yağma, talan ve rant, haberine uyanıyor." diye konuştu.

Tekin, şunları kaydetti:

Recep Tayyip Erdoğan İBB Başkanı iken, ‘ Ankara İstanbul’dan elini çek’ demişti. Bende şimdi diyorum ki ‘Ankara elini İstanbul’dan çek’ "Sadece Cumhuriyet tarihinin değil dünya tarihinin en büyük imar yolsuzluğunu ortaya çıkardık. Raporu hazırlayan TOKİ. Sadece 74 projede yapılan vurgun tam 240 milyar lira! Buradan beslenen iş adamı var, bürokrat var, siyasetçi, hâkim var. İstanbul’dan çalınan bu 240 milyar lira ile 3 Tane GAP, 53 tane Üçüncü Köprü, 30 Tane Marmaray, 30 bin okul, 5 bin 900 tam donanımlı hastane yapılırdı.

İstanbul’u İstanbullular mı yönetecek yoksa paradan başka bir şey düşünmeyen bir rant çetesi mi yönetecek? Bu soruya hep birlikte cevap vereceğiz. İstanbul’un planlı, düzenli ve yaşanabilir bir şekilde, tüm İstanbulluların ve Türkiye’nin çıkarına olacak şekilde gelişimini engelleyen bu anlayışa bir an önce dur demedikçe, İstanbul’da planlı bir kent oluşturma şansını tamamen kaybedeceğiz.