Haber Aydın’a Google News'te abone olun

CHP Genel Başkan Yardımcısı Seyit Torun, Adalet ve Kalkınma Partisi Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın İstanbul’un Adalar ilçesindeki atlarla ilgili iddialarına yanıt verdi.

CHP Genel Başkan Yardımcısı Seyit Torun, Adalet ve Kalkınma Partisi Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın İstanbul’un Adalar ilçesindeki atlarla ilgili iddialarına yanıt verdi.

Yaşanan süreci tek tek anlatan Torun, “Tüm gerçeklere rağmen Erdoğan, belediyemizi karalamak için yalana başvuracak kadar acziyete düşmüştür” dedi.

Erdoğan’ın 2018’de Adalar’daki sorunu çözeceklerini vadettiğini anımsatan Torun, “O zaman belediye sizdeydi. Niye çözmediniz? Sizin vadedip yapmadığınızı yapmak Ekrem İmamoğlu’na nasip oldu. Saldıracağınıza teşekkür edin” ifadelerini kullandı.

Yerel Yönetimlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Torun’un yazılı açıklaması şöyle:

“Erdoğan huy haline getirdi”

“Erdoğan, yönetilemeyen Türkiye gerçeğine karşı söyleyecek sözü tükendikçe, belediyelerimize saldırmayı huy haline getirmiştir. Son olarak İstanbul Büyükşehir Belediyemizin tüm açıklamalarına rağmen, ‘900’ü aşkın atın nerede olduğu belli değil’ diyerek, algı operasyonunu sürdürmeye girişmiştir. Meselenin özü şöyledir:

“860 at sahiplendirildi”

İBB, Adalar’daki atlı fayton çilesine son vermek için mücadele başlatmış, kamuoyunun gözü önünde yürütülen çalışmaların ardından bu mücadele başarıya ulaşmıştır. Çalışmalar, İstanbul Valiliği ve İstanbul Tarım ve Orman İl Müdürlüğü’nün doğrudan katılımıyla yürütülmüştür. Belediyemiz, bölgedeki 1.179 atı satın almış ardından belediye meclisi kararıyla bu atların sahiplendirilmesi işlemlerini başlatmıştır. 665’i kamu kurum ve kuruluşlarına, 42’si sivil toplum örgütlerine, 148’i şahıslara, 5’i de muhtarlara olmak üzere 860 at sahiplendirilmiştir. Her işlem için protokol düzenlenmiştir. Atların sevkiyattan önceki sağlık kontrolleri Tarım ve Orman Müdürlüğü personeli olan resmi veteriner hekimler tarafından yapılmıştır. Bu atların sevkiyata uygun olduğuna dair rapor verilmiştir. Sahiplendirilmeyen atların bakımı da halen İBB tarafından sürdürülmektedir. Bilindiği gibi bölgedeki atlar, uzun yıllardır çeşitli hastalıklarla karşı karşıyadır. Bu gerçek TBMM Hayvan Haklarını Araştırma Komisyonu’nun 2019’daki incelemeleri sırasında da açıkça görülmüştür. Fayton çilesine son verme gayretinin ana sebeplerinden birisi de zaten budur. Adalar’da her yıl 500 atın hastalıklardan öldüğü de geçmiş yıllarda kamuoyuna yansımıştır. İBB’nin satın aldığı atlardan bazıları da bu hastalıklar nedeniyle ölmüştür. Yürürlükteki yasal düzenlemelere göre, sahiplendirme işlemi sonrası sorumluluk Tarım ve Orman Bakanlığı’na aittir. Mikroçip takılan atlar Bakanlığın Türkvet Bilgi Sistemi’ne işaretlenmek zorundadır.

“Belediye sizdeydi, niye çözmediniz”

Tüm bu gerçeklere rağmen Erdoğan, belediyemizi karalamak için yalana başvuracak kadar acziyete düşmüştür. 17 Haziran 2018’de Yenikapı’da düzenlenen mitingde Adalar’daki sorunu çözeceklerini vadeden Erdoğan, ‘Atları faytonların boyundurluğundan kurtarıp özgürlüklerine kavuşturacağız’ demişti. O zaman Büyükşehir Belediyesi sizdeydi. Niye çözmediniz?

“Saldıracağınıza teşekkür edin”

Sizin vadedip yapamadığınızı yapmak yeni İBB yönetimine ve Ekrem İmamoğlu’na nasip oldu. Yıllardır ‘yapacağız’ deyip milleti kandıranlar, yapamadıklarını yapanlara saldıracaklarına, onlara teşekkür etmelidir. Tüm hakikatlere rağmen iftira atmak samimiyetsizliktir.

"Önce 128 milyar doların hesabını verin"

Ülkeyi bir soygun düzenine mahkûm edip, yeri belli olan atlarla ilgili algı operasyonu yapmak, cambaza bak siyasetidir, milletin aklıyla alay etmektir. ‘Kaybetmek’ konusunda mahir olan bu iktidar önce Merkez Bankası’nın kasasından uçurulan 128 milyar doların hesabını vermelidir.”

ERDOĞAN NE DEMİŞTİ?

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan şunları söylemişti:

"Peki, neydi durum? Bu atlar önce dedik ki, 'Adalar'dan alınsın.' Ne olsun? Adalar'a elektrikli otomobiller getirilsin, yani bu atların yaptığı işi bu elektrikli otomobiller yapsın. Bunu Bakanımla, İçişleri Bakanımla vesaire görüştük. İçişleri Bakanım İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanıyla da görüştü ve mutabık kaldık. Ben de Cumhurbaşkanı olarak 'isabetli olur' dedim, bu şekilde yapalım ama elektrikli olmak kaydıyla. Çünkü benzinli veyahut da bir diğer dizel falan, bunlar olmaz. Çünkü bunlar orada ne yapacaktır, turistleri, vatandaşı ciddi manada rahatsız edecektir. Ama artık burada böyle bir karar verildiğine göre atları buradan uygun bir mahalle transfer edelim, Adalar'da artık at olmasın. Öyle bir noktaya geldi ki, 900'ü aşkın atın nerede olduğu dahi belli değil. Günlerce televizyonlarda bu atlar nerede sorusu cevabı arandı, bu cevap bulunamadı. Şimdi bunun cevabını kim vermesi lazım? İstanbul'un Büyükşehir Belediye Başkanının vermesi lazım veya Adalar İlçe Belediyesi vermesi lazım. Nerede bu atlar? Bunların hastalık üretmesi söz konusu olabilir, bununla ilgili de bir cevap yok. Önce Çin'den otomobillerin getirilmesi konuşuldu, daha sonra bunun yarı yolda kaldığı vesaire söylendi. Bir ara Bursa'dan böyle bir otomobil üretimi söz konusu falan dendi, maalesef bu da ortada kaldı. Ve bu otomobil sorunu çözülemedi. Şimdi bu sorumlu olan Adalar İlçe Belediyesi ile Büyükşehir Belediyesi bu konuyu bir defa çözmesi lazım, çözdükten sonra da Adalar sorunu çözülmeli. Ancak hayvan haklarıyla ilgili konuda artık sona geliyoruz ve bu konuyu Genel Başkan Yardımcım Özlem Hanım ve Tekirdağ Milletvekilim ki bu işin Komisyon Başkanıdır, Mustafa Yel, onlar yakından takip ediyorlar ve kısa zaman içerisinde inşallah neticeye varacağız ve adımı da atacağız."