Dünyada en güzel çalgılar arasında yer alan Klarnetin olmazsa olmazı olan Klarnet Kamışı’nın en iyisini yapmayı başaran aile yakaladıkları bu fırsatı değerlendirmek ve marka olmak için destek bekliyor. Bir asrı aşkın süre Fransa ve Amerika’dan ithal edilen klarnet kamışı yaklaşık 25 yıldır Aydın’ın Nazilli ilçesinde üretilerek tüm dünyaya ihraç ediliyor. Türkiye’de sadece Nazilli’de Kısaoğlu ailesi tarafından imal edilen klarnet kamışı ise en beğenilen kamışların başında yer alıyor. Klarnetin kalbi olarak nitelendirilen kamış parçasının Türkiye’deki tek üretim yeri Nazilli. Yüz yılı aşkın süredir Amerika ve Fransa’dan ithal edilen klarnetin olmazsa olmaz parçası kamışı 1992’de Bando Şefliği yaptığı Nazilli Belediye Bandosu’ndan emekli olduktan sonra bozuk çamaşır makinelerinin motorlarından aletler yaparak üretmeye çalışan baba Kadir Kısaoğlu, 2002’ye kadar denemesini yaptığı klarnetin kalbi olarak nitelendirilen kamış parçasını yılların kazandırdığı müzisyenlik tecrübesini kullanarak ithal edilenlerden daha kaliteli ve dayanıklı biçimde üretmeyi başardı. Kısaoğlu, dünyanın en kaliteli ve en çok tercih edilen klarnet kamışı yapımını oğlu Süleyman Kısaoğlu’na bütün teferruatıyla öğretti. Bu mesleği babasından devralan oğul Süleyman Kısaoğlu’da evde kısıtlı imkanlarla tasarladığı makinelerle üretimi devam ettirdi. Adliyedeki zabıt kâtipliğini görevini bırakıp kamış üreticiliğine başlayan oğul Kısaoğlu, Türkiye genelinde sazlık, Aydın yöresinde de kargı olarak bilinen parçanın ham maddesi olan bitkinin yörede bolca bulunmasını da fırsata çevirdi. Türkiye Cumhuriyeti kurulduğundan beri bu işe çok girişen olduğunu ancak kimsenin bunu başaramadığını, aile olarak müziksel alt yapılarının sağlam olmasından dolayı da bu işi rahatlıkla çözdüklerini söyleyen Kısaoğlu, “Çok pahalı ve hassas bir parça olan kamışların kullanım süresi en fazla birkaç gün. İçinde 12 adet klarnet kamışı bulunan bir kutunun yabancı firmalardaki fiyatı ortalama 20 Euro. Bizim ürettiğimiz kamışlar ise 10 avrodan satılıyor. Daha ucuz ve aynı zamanda daha kaliteli olan kamışları yurtdışına ihraç ederek ülke ekonomisine katkıda bulunuyoruz. Türk klarnetçilerimiz kamış için her yıl yabancı firmalara 3 ila 5 milyon avro para ödediğini biliyoruz. Amacımız dışa bağımlılığı azaltarak klarnetçileri Avrupa ülkelerinin tekelinden kurtarmak” dedi. Mesleğinin devam etmesini istiyor

Mesleğinin kendinden sonra gelenler tarafından devam ettirilmesini isteyen Kısaoğlu, "Devletimin imkan sağlaması halinde de bu işi öğretmek için herkese kapımız açık. Kamışa talep çok ama biz seri üretime geçemediğimiz için talebi karşılayamıyoruz. Kapasitemiz ayda en fazla 150 kutu. Bu yeterli değil. Hedefimiz 30 bin kutu üreterek, davet edildiğim halde yeterli ürün üretemediğim için bir türlü katılamadığım uluslararası fuarlara katılarak Türkiye’nin ismini duyurmak. Yurt dışına gidemediğimiz için Almanya Berlin’deki bir Türk firmasına kamış gönderiyoruz. Klarnet de üreten Türk firması sayesinde dünyada tanınmayı başardık. Klarnet kamışının yanısıra saksafon kamışını da üretebiliyoruz. Ayrıca kamış kadar önemli olan klarnet güderisini de üretebiliyoruz. Klarnetin perdelerinin altında bulunan ve delikleri hava almaması için kapatan güderi üretimi dünyada sadece İtalya ve Almanya gibi ülkelerin tekelindeydi. Bu parçayı da yine Türkiye’de ilk olarak biz imal ettik. Yabancı firmaların naylondan imal ettiği ve pahalıya sattığı parçayı biz hakiki deriden üreterek daha uygun fiyata satmaktayız” şeklinde konuştu. “Seri üretime geçmek istiyoruz”

Tüm dünyada büyük beğeni kazanan ve talep gören dünyadaki en kaliteli klarnet kamışını 15 yıldır üretmesine ve dünya çapında büyük talep görmesine rağmen seri üretime geçememekten yakınan Kısaoğlu, şöyle konuştu: “Kargıdan imal edilen bu özel kamış, kaliteli ve düzgün yapılmazsa iyi ses vermez. Müzisyen bir aile olduğumuz için ihtiyaçlarımız doğrultusunda tamamen kendi çabalarımızla yaptığımız kamış şu anda dünyada marka oldu. 6 yıl kadar önce de ihracatına başladık. Bu sektörde Fransa ve Amerika’ya milyarlarca dolar kazandırılmasından dolayı çok üzülüyorum. Bu imkan artık Türkiye’de de ovar ancak mutlaka desteklenmek zorundayız. Klarnet kamışının ham maddesi olan kargı bölgemizde bolca yetişiyor ve çok da kaliteli. Maddi imkansızlıklar nedeniyle yurt dışından gelen taleplere evimin arka tarafındaki küçük atölyede tek başıma çalışarak yetişmeye çalışıyorum. Eğer elimden tutulursa Türkiye için önemli bir ihracat markası Nazilli’den çıkacak” Ellerinden tutulmasını ve Nazilli’den doğan bu şansın değerlendirilmesini isteyen Kısaoğlu, sözlerini şu şekilde tamamlandı: “Türkiye’de bunu yapan bir tek kişi halen benim. Dünyada yapan iki firmadan hariç üçüncüyüm. Buradan sesleniyorum; bu işi Türkiye’de bir tek ben yapıyorum. Çok uğraşan var ama başka kimse yapamıyor. Biz işi büyütmek istiyoruz. Nazilli’mizin, Türkiye’mizin ismini her yere duyurmak istiyoruz”