Yüksek enflasyon karşısında asgari ücretlinin yılın ilk beş ayında 1.515 TL'lik kaybının oluştuğunu kaydeden DİSK Başkanı Arzu Çerkezoğlu, "Buna rağmen asgari ücrete 1.246 TL'lik ara zam yapıldı. Yani beş aylık kayıp bile karşılanamadı" dedi.

Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK), Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın dün açıkladığı yeni asgari ücretin (5 bin 500 TL) açlık sınırının (6 bin 391 TL) altında kalmasına tepki gösterdi.

Asgari ücrete yapılan 1247 TL’lik zammın, alım gücündeki erimeyi karşılamaya yetmediğine dikkat çekilen yazılı açıklamada, şöyle denildi:

“2022 Temmuz’da asgari ücret net 1.246,6 TL artırılarak 5 bin 500 TL’ye yükseldi. Böylece asgari ücrete yüzde 29,3'lük bir zam yapılmış oldu. Oysa artan enflasyon karşısında asgari ücret 2022 Ocak-Mayıs arası 5 ayda 5 bin TL erimişti. Sadece mayıs ayındaki kayıp ise 1.515 TL oldu. Asgari ücrete yapılan 1.247 TL'lik artış, asgari ücretin mayıs ayı kaybını bile gidermeye yetmedi.”

RESMİ GIDA ENFLASYONU BİLE YÜZDE 90

Yapılan yazılı açıklamada, Türkiye’de asgari ücret civarında ücret alanların sayısının yaklaşık 9,5 milyon kişi olduğunun bilgisi verildi.

Yazılı açıklamada “Dolayısıyla saptanan ücret asgari değil, ortalama ücrettir. Neredeyse tüm toplumun ücreti belirlenmiştir” sözlerine yer verilen DİSK Başkanı Arzu Çerkezoğlu, şöyle devam etti:

“Asgari ücrette yıllık ortalama artış (Aralık 2021'de yapılan zam dahil) brüt yüzde 60,4, net yüzde 72,6 oldu. Resmi gıda enflasyonunun yüzde 90, emekli ve dar gelirlinin gıda enflasyonunun yüzde 120-130 bandında olduğu ülkemizde bu artışlar derde deva olmayacaktır.

‘Müjde’ şeklinde sunulan asgari ücret artışı sembolik düzeydedir. Çalışanlar pahalılık karşısında korunmamış, pahalılığa ezdirilmiştir.

Geçmiş kayıpları karşılamayan zam, önümüzdeki aylarda yaşanacak enflasyon karşısında da erimeye devam edecek.”

‘YILLIK KAYIP 24 BİN 839 TL’Yİ BULACAK’

“Bu artış geçmiş 6 aylık kaybı karşılamadığı gibi önümüzdeki günlerde hızla artan enflasyon karşısında tekrar eriyecektir” denilen açıklamada, “İyimser bir bakış açısıyla, enflasyonun ayda yüzde 3 artacağı varsayımıyla bile asgari ücretlinin yıllık kaybı 24 bin 839 TL’yi bulacak” ifadelerine yer verildi.

“Belirlenen asgari ücret, açlık sınırının altında, yoksulluk sınırının ise üçte birinden daha azdır” denilen açıklamada, “Yoksulluk sınırının 20 bin lira civarında olduğu ve tek bir işçinin yaşam maliyetinin 8 bin 300 liraya ulaştığı ülkemizde bu asgari ücret miktarları ile geçinmek mümkün değil” denildi.

‘BRÜT, NET OLARAK ÖDENMELİ’

DİSK’in asgari ücrete ilişkin talepleri ise şöyle sıralandı:

• Ücretler sendikal yollarla ve toplu sözleşmeyle belirlenmeli.

• Asgari ücret tartışmalı resmi enflasyon oranlarına göre değil, geçim şartlarına ve ekonomik büyümeye göre saptanmalı. Dar gelirlilerin gıda enflasyonu ile kişi başına gayri safi yurt içi hasıla (KB GSYH) artışı (büyüme) esas alınmalı.

• Brüt asgari ücret net olarak ödenmeli.

• Yüksek enflasyon döneminde ücretler bir yandan enflasyonla öte yandan vergi ve kesintilerle azalmaktadır. Asgari ücrete sağlanan vergi istisnası (muafiyeti) yüksek enflasyon döneminde (enflasyon yüzde 10'un altına ininceye kadar) asgari ücretin iki katına kadar yükseltilmeli. Asgari ücretin iki katına kadar olan ücretlerden gelir vergisi alınmamalı.

• Asgari ücret sonrası ilk vergi dilimi yüzde 10’a indirilmeli.