Yazılı bir açıklama yapan Başkan Özcan, “Tarım kenti Aydın’ımızda, Söke pamuğun başkenti konumundadır. Beyaz Altın olarak bilinen pamuk artık çiftçinin kara yazısı olmaya doğru gidiyor. Üretici kazanmıyor ekiyor karşılığını alamıyor. Buna karşın Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “Bir karış arazi boş kalmayacak” sözleri maalesef ki çiftçi için bir anlam ifade etmiyor. Çünkü çiftçi var olan arazilerini ekiyor ancak aldığı sonuç ortada. Malları ya tarlada kalıyor ya maliyetine satıyor ya da zarar ediyor. Üreticinin yüzünü güldürecek, üretime teşvik edecek bir politika uygulanmıyor. Örneğin alım garantili fiyat henüz bulunmamaktadır. Buna rağmen üretime devam eden çiftçi geleceğini görememektedir.
Pamuk üreticileri için durum oldukça vahimdir. Geçtiğimiz yıllardaki fiyatların altında rakamlar olduğunu görüyoruz. Bakın bu felakettir. Mazot, gübre, ilaç, elektrik fiyatları 3-4 yıl öncesine göre iki-üç kat arttı ama pamuğun fiyatı ne oldu. Geriye doğru gidiyor” dedi.

Girdi maliyetlerinin yüksek olduğunu ifade eden Başkan Özcan, “Üretim azalıyor ve ithalat artıyor. Dolar almış başını gitmiş, 7.5 TL’ye çıkmış. Buna rağmen  üreticinin değeri bilinmiyor. Altta kalan yok olsun isteniyor. Ülke dışa bağımlı hale getiriliyor. İthalata ayrılan para yerli üreticiye ayrılırsa kalınma sağlanır, istihdam artar. ‘Beylerin’ umurunda olmayabilir ama biz memleket sevdalısı CHP’liler çiftçimizin derdiyle dertleniyoruz. Ülkeyi dışa bağlamışlar. Soruyorum, yabancının pamuğu bizim pamuğumuzdan daha mı iyidir! Hayır, değildir. Peki, çiftçi size ne yaptı da bu kadar görmezden geliyorsunuz? Bir kez daha dikkatinizi çekmek istiyorum. Katma değeri yüksek olan, birçok sektörde kullanılan pamuk değerini yitiriyor. Örneğin tekstil sektörü pandemi sürecinde bile kar ederken pamuk üreticisi tarlasındaki mal para etmiyor” dedi.

Başkan Özcan açıklamasının devamında şunları söyledi:

Çiftçiler bankaların işçileri olmuş. Sanki onların bir elemanı gibi çalışıyorlar. Bu çiftçimize reva mıdır? 40 derece sıcağın altında çalışan çiftçinin alın teri toprağı sularken sırça köşklerinde fiyat belirleyen “beylerin” insafına kalan çiftçinin durumu iktidarı rahatsız etmiyor mu? Dert etmiyorlar ve etmeyecekler. Çiftçinin iktidardaki karşılığı bir hiçtir.
Uyarıyoruz, çiftçinin alın terinin değerini almasını sağlayın. Ama bari kısa vadede pamuk çiftçisinin hak ettiği, emeğinin karşılığı olan fiyatları sağlayın. Bilmeseniz de bu sizin görevinizdir. Görevinizi yapın.  
Çiftçinin hissiyatı ile son veriyorum. Gidecekler biliyoruz, Abbas yolcu!