AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından kabinede yapılan revizyon, Resmi Gazete’de yayınlandı.

Karar uyarınca, Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan’ın yerine Mehmet Muş atanırken, Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı da ‘Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’ ile ‘Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’ isimleriyle ikiye bölündü. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nın başına Vedat Bilgin, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’nınkine ise Derya Yanık getirildi.

BirGün’de yer alan habere göre; Aynı zamanda AKP Merkez Karar Yönetim Kurulu (MKYK) Üyesi olan Derya Yanık, son zamanlarda sık sık TV kanallarındaki tartışma programlarında boy göstermesi ve iktidarın politikalarını hararetli şekilde savunması nedeniyle dikkatleri üzerine çeken bir isim. Yanık, geçmişte aldığı tutumlarla da alışılageldik bir “AKP’li siyasetçi” profili çiziyor.

GÜLEN'E 'HOCA' DİYE HİTAP EDİYOR

Yanık’ın geçmiş tweetlerine bakıldığında, resmi olarak ‘FETÖ’ olarak adlandırılan Fetullahçı yapılanmanın lideri Fetullah Gülen’e yönelik saygı dolu ifadeler göze çarpıyor.

Gülen’den ‘Hoca’ diye bahseden Yanık’ın, 2014 yılından sonra ise üslubunu düzelttiği ve ‘Hoca’ sıfatını kullanmadığı dikkat çekiyor.

Avukat olan Yanık, AKP’nin Fetullahçı yapıyla ittifakına ise ilginç bir mantıkla yaklaşıyor. Bir tweet dizisinde, AKP’ye Fetullahçılarla işbirliği yaptığı için yöneltilen eleştirilere yanıt veren Yanık, AKP’nin örgütü ‘hizmet’ sandığı için beraber yürüdüğünü, böyle olmadığını anlayınca da yolculuğunu kestiğini söyleyerek iktidarın Fetullahçı örgüte destek sürecini aklamaya çalışıyor. Yanık daha da ileri giderek, muhalefeti örgütle ‘beraber yürümekle’ suçluyor.

'ERGENEKON TERÖR ÖRGÜTÜ'

Yanık, Fetullahçı yapının ordu ve diğer devlet kademelerinde hakimiyetini artırmasını sağlayan Ergenekon sürecine de destek vermekten geri kalmıyor. Dönemin Gülenci ve iktidar yanlısı medya organlarının diline benzer bir üslupla konuşan ve Ergenekon’un bir ‘terör örgütü’ olduğundan emin olduğunu kaydeden Yanık, bu yapının yargılanması ve cezalandırılması gerektiğini savunuyor. Yanık yaklaşık 4 yıl sonra ise süreci desteklediğini kabul ediyor ancak ‘aşırılıklar başlayınca itiraz ettiğini’ söylüyor.