Kötümser tablo çizmenin doğru olmadığını, gerçeği söylemenin farz olduğunu söyleyen Başkan Dinç, “Hayat pahalı diyorduk, geçim zor diyorduk, ekmek aslanın ağzında diyorduk… Diyorduk da diyorduk… Ama artık öyle zamanlar yaşıyoruz ki bu cümleler bile asırlar öncesinde kalmış gibi… Kötümser tablo çizmek doğru değildir ancak gerçeği söylemek farzdır. Artık geçim birçoğumuz için imkânsız, ekmek terimsel anlamıyla değil somunuyla nüfusumuzun bir bölümü için ulaşılmaz bir şey haline gelmiş. Çiftçi feryat figan, şimdi de patates üreticisi haykırıyor, feryat ediyor ‘duyun yahu sesimizi lütfen duyun’ diyor” dedi.

Ziraat Bankası tarafından verilen krediye tepki gösteren Başkan Dinç, “Bakın yardıma muhtaç olup da sosyal devlet olmanın gereği olarak hasta bezi yardımı alan vatandaşımız bile, utana sıkıla feryatta. Benim bile yazarken yüzüm kızarıyor. Günde 4 bez verip, 6 saatte bir kullan işte deniliyor adeta. Allah düşman başına vermesin, gerçekten ihtiyacı olmasa böyle feryat etmez bu millet. Peki, sosyal devletin kaynakları nerede Allah aşkına? Sorunun cevaplarından birisi daha yeni geldi. İddiaya göre off share krediler almış başını gitmiş memlekette. British Virgin diye haritada yerini bulamadığımız bir adaya 1,6 milyar dolar kredi yolluyor. 3 yıl ödemesiz 10 yıllık kredi…  Ziraat Bankası, malum çiftçiye, üreticiye destek vermek üzere kuruldu. Hayırdır memleketimiz bitti de British Virgin adalarında taze soğan ekimini mi destekliyorsunuz? E bakıyorlar bir kuruş ödeme yok… Gitti mi çiftçinin eski parayla 10 katrilyon parası… 10 katrilyon ya, dalga mı geçiyorsunuz? Sonra bir açıklama ‘e aslında Turkcell’e verdik, karşılığında da varlık fonu hisseleri aldı’ bizim paralar ne oldu? puff” dedi.

Başkan Dinç açıklamasının devamında şu ifadeleri kullandı:

Durun bitmedi daha devamı var sonra açığa çıkıyor ki, krediyi veren banka yöneticisi varlık fonunda da yönetici… Ah benim garip milletim… Daha da bitmedi, yine açığa çıkıyor ki, zaten Ziraat Bankası yöneticileri maaş dışında yılda 4 ikramiye ve limiti olmayan kredi kartlarıyla geziyorlarmış.
Şimdi ben buradan Türk çiftçisine, o cefakâr insanlara seslenmek istiyorum, siz hiç “biz üretemiyoruz artık” diye enseyi karartmayın… Bakın size destek vermek için kurulmuş banka, yöneticileri, varlık fonu, bizim namımıza, nerede olduğunu bile bilmediğimiz British Virgin diye bir yerde dönüm dönüm bostan ekmiş; domateste, salatalıkta yetiştiriyor… Herhalde size bize de birer kilo yollarlar, kesin kesin yiyin diye!