Bilirkişi, "10 yaşında bir çocuğun okuma yazma bildiği ve termal havuzda bulunan uyarı levhalarını okuyarak anlayabileceği" gerekçesiyle küçük kızı suçladı.

Hürriyet'ten Mesut Hasan Benli'nin haberine göre, 10 yaşındaki Ezelnur Aydoğdu 16 Temmuz 2019'da ailesiyle birlikte Kütahya'daki bir termal otele gitti. Ezelnur, annesi ve ablası otelin kadınlara ayrılmış bölümüne geçerek, havuza girmek için hazırlık yapmaya başladı.

Anne Bedia Aydoğdu ve büyük kızı Emine hazırlıklarını tamamladıkları sırada Ezelnur’un yanlarında olmadığını fark ederek otelin havuzunun bulunduğu alana doğru yöneldi. Anne ve abla havuzun yanına geldiklerinde, Ezelnur’u havuzda hareketsiz şekilde yüzüstü yatar vaziyette buldu.

Cumhuriyet Başsavcılığı soruşturma başlattı

Havuzdan çıkarılan Ezelnur’a ilk müdahale önce babası, ardından otelde hemşire olarak görev yapan Hatice G. tarafından yapıldı. Ancak hastaneye kaldırılan Ezelnur hayatını kaybetti. Kütahya Cumhuriyet Başsavcılığı soruşturma başlattı.

Soruşturma sürerken ailenin avukatı Çağatay Yağız da ‘otel havuzunda cankurtaranın olmaması, güvenlik önlemlerinin yetersiz olması, güvenliğe ilişkin yeterli ve aydınlatıcı şekilde bilgi verilmemesi, güvenlik kameralarının olmaması, olay anında müvekkillerin defalarca bağırmasına ve otel görevlilerine  haber vermesine rağmen otelde ilk tıbbi müdahaleyi yapması gereken sağlık ekibinin bulunmaması’ gerekçeleriyle işletme sahibi ve yöneticilerinin cezalandırılmasını talep etti.

'Asıl kusurlu aile'

Bilirkişi raporunda ise, '10 yaşında bir çocuğun okuma yazma bildiği ve termal havuzda bulunan uyarı levhalarını okuyarak anlayabileceği’ gerekçesiyle ölen küçük kızı suçlarken, anne Bediha Aydoğdu için ‘çocuğu üzerinde gerekli gözetim ve denetim yükümlülüğünü yerine getirmediği, gerekli önlemleri almadan ve tek başına termal havuza girmesine müsaade ettiği için asli kusurludur’ denildi. Raporda, gerekli gözetim ve denetim yükümlülüklerini yerine getirmedikleri gerekçesiyle işletme sahibi ve otelin mesul müdürü tali kusurlu olduğu belirtildi.

Bilirkişi raporu üzerine savcılık anne Bediha Aydoğdu, otel müdürü Ali B. ve mesul müdür olduğu anlaşılan hemşire Hatice G. hakkında ‘taksirle ölüme neden olma’ suçundan soruşturma sürdürdü. Savcılık sürdürdüğü soruşturmayı 7 Temmuz’da tamamlayarak sadece otelin mesul müdürü Hatice G. hakkında dava açtı, diğer kişiler hakkında ise takipsizlik kararı verdi. 

Avukat Yağız, işletme sahibinin soruşturmaya dahil edilerek soruşturmanın genişletilmesi ve otel müdürü Ali B. hakkında verilen takipsizlik kararının kaldırılması talebinde bulundu. Başvuruda, Kaplıcalar Yönetmeliği’nde ‘Mesul müdürü sağlık eğitim görmüş yüksek okul mezunundan olur. Mesul müdür görevlendirmesi işletmecinin sorumluluğunu ortadan kaldırmaz’ hükmü gereği işletme sahibinin ifadesini alınması gerektiği savunuldu.

Başvuruda, otel müdürü Ali B.’nin ilk ifadesinde ‘mesul müdür olarak görev yaptığını’ söylediği, alınan ikinci ifadesinde “Otelimizin mesul müdürü Hatice G.” diyerek çelişki ifadeler verdiği belirtilerek, “İş akdi tanzim edilirken Hatice G. mesul müdür olarak düşünülmemiş olup; olaydan sonra sorumluluktan kurtulmak için eski tarihli bir metin düzenlenmiştir” iddiasına yer verildi. Başvuru Kütahya Sulh Ceza Hakimliği tarafından 7 Eylül 2020’de reddedildi.