Dünyanın en ünlü antik kentlerinden biri olan Efes’in önünde yer alan Pamucak kumullarında 40-45 derece sıcaklıkta su istemeden yaşayabilen Kum Zambakları, yaşam alanlarında yaşanan tahribat ve çevre kirliliğinden dolayı zarar görüyor. Kuşadası Ekosistemi Koruma ve Doğa Sevenler Derneği Başkanı Bahattin Sürücü, bölgedeki kıyı kumullarında iki alanda yoğun bir şekilde görülmekte olan bitkinin, Pamucak popülasyonunun geleceğinin tehlike altında olduğunu belirterek, bir an önce bu bitkinin yaşadığı yerlerde gerekli önlemlerin alnıması gerektiğini ifade etti.

Sürücü, “Günübirlik tatilciler alandaki bu bitkinin varlığından ve ona verdikleri bilinçsizce zarardan habersiz piknik yapmaktadır. Her geçen yıl azalan kum zambaklarının yaşam alanlarında tahribatlar yaşanmakta ve çevre kirliliği oluşmaktadır. Bir yandan piknik yapanlar, traktörle dolaşanlar, diğer yandan kumları temizleyip bilinçsizce üzerine dökenler tarafından tahribat yaşayan kum zambakları, bilinçsizlik yüzünden yok olmaktadır. Bölgemizde kum zambaklarının yaşadığı ikinci alan, Dilek Yarımadası Büyük Menderes Deltası Milli Parkı’dır. Buradaki kum zambaklarının en büyük şansı korunan bir alan içinde bulunmasıdır. Milli Parkın doğal yaşamı içinde her türlü tahribattan uzak bir şekilde yaşamlarını sürdürmektedir. Ne yazık ki Pamucak kumullarındaki kum zambakları insan faktörü nedeniyle korunmasız durumdadır. Birlikte yaşayabilmek için alanın korunarak kullanılması şarttır. Kuşadası’ndan başlayarak yaklaşık 25 km’lik bir uzantıyla Milli Park sınırlarına dayanan kumsallarda, 30 yıl öncesine kadar bu bitki görülmekteydi. Ancak ikinci konut furyasıyla başlayan yapılaşmalar, çoğalan insan sayısı ve kıyı kumulları korunarak, kullanılmadığından, bilinçsizce kullanım nedeniyle kum zambakları bu sahil şeridinde yok olmuştur” dedi.

Sürücü, “Kum Zambaklarının korunması için proje geliştirilmelidir”

EKODOSD Başkanı Bahattin Sürücü, bir an önce Pamucak kumullarında artık sayılabilir derece kalan kum zambaklarıyla ilgili acil bir proje çalışması yapılması gerektiğini ifade ederek, “Doğa Koruma ve Milli Parklar, yerel yönetim ve sivil toplum örgütlerinin işbirliğiyle kum zambaklarını kurtaracak ve geleceğe taşıyacak bir proje hazırlanmalıdır. Turizmde kullanılabilecek güzellikteki bitki için, projeye bu bölgede turizm işletmeciliği yapanlar ve oteller de mutlaka dahil edilmelidir. Bu bitkilerin yaşam alanları korunabilirse sahip olduğumuz bu doğal değerler de korunacaktır” dedi.