Duruşmada ağlayarak savunma yapan Tuncer kaynanasının gelinliğini beğenmemesi sebebiyle düğün akşamı bile dayak yediğini, eşinin kendisine kötü davrandığını olay günü de sapıkça isteklerde bulunduğunu iddia etti. Olay Bursa’nın Orhangazi ilçesinde geçen Haziran ayında meydana geldi. İpek Tuncer, bir fabrikada çalışan eşi Zülfikar Tuncer’i sabah saatlerinde Tekke Mahallesi’ndeki evlerinde bıçaklayarak öldürdü. Olaydan sonra sokağa çıkarak yoldan geçen polislere ‘Kocamı öldürdüm, çocuklarıma sahip çıkın’ diyerek teslim oldu. Olaydan sonra tutuklanan ve hakkında ‘Eşi kasten öldürmek’ suçundan dava açılan İpek Tuncer ilk kez hakim karşısına çıktı. Bursa 6. Ağır Ceza Mahkemesi’nde başlayan yargılamanın ilk celsesine tutuklu sanık İpek Tuncer, öldürdüğü eşinin yakınları ile kendi yakınları ve taraf avukatları katıldı. Duruşmada savunma yapan sanık İpek Tuncer ağır psikolojik sıkıntıları olduğunu ifade etti.

"Kaynanam gelinliğimi beğenmedi diye dayak yedim"

Tuncer; "2008 yılında kaçarak evlendik. Düğünümüz de her şeyi beraber aldık. Kaynanam düğünde benimle hiç konuşmadı önceleri anlamadım ama sonra eşim bana tokat atınca kaynanamın açık gelinlik istemediğini öğrendim. Ben eşime ‘Sen annen için bana tokat attın’ dedim o da kaçtığım için benimle görüşmeyen ailem için bana ‘Ailen seni hiçe saydı’ dedi. Sürekli kavga ederdik, o yüzden köye gitmek istemezdim. Kızım sürekli ateşleniyor hastalanıyordu. Eşim bana sürekli kızım senin yüzünden hastalandı diyordu. Son zamanlarda benim dışarı çıkmamı istemiyordu. Aileme gitmeme ablama gitmeme izin vermiyordu. Ben de çıkmazdım. Çok bunaldığım zamanlarda boşanacağım dediğim zaman 'Ölmek var dönmek yok, beni bırakıp başkasına mi gideceksin? Seni öldüreceğim' diye tehdit ederdi” dedi.

"Sapıkça isteklerde bulundu"

Olay akşamı ablasına gittiği için eşinin kendisine hakaretler ettiğini, olayın yaşandığı sabah da kendisiyle zorla cinsel ilişkiye girmeye çalıştığını ve sapıkça istekleri olduğunu belirten Tuncer, korkutmak için savurduğu bıçağın eşine saplandığını fakat kesinlikle böyle bir niyeti olmadığını iddia etti. Tuncer ifadesinde, “Olay akşamı boşanmak üzere olan ablama gittim. Kızımı da hastaneye götürecektim. Telefonla beni arayıp kızımızı hastaneye götürdükten sonra eve git dedi. Akşam eve gittiğimde bana küfür etti. 'Ablana gitmeni istemiyorum. Sen de ablan gibi mi boşanacaksın yollu mu olacaksın' dedi. Ben de karşılık verince bana 2 tokat attı. Olay sabahı ben kahvaltı hazırlamak için uyandım. Benim mutfaktaki sesime uyandı. Yanıma geldi beni alıp yatak odasına götürdü. Elimde bıçak vardı, onu alıp kenara koydu. Bana ilişkiye girmek istediğini söyledi. Ben de kabul etmedim. Akşam küfür ediyordun, şimdi ilişkiye mi girmek istiyorsun dedim. O da benden sapıkça isteklerde bulundu. Ben de ona kızgındım bana vurduğu için istemedim. Bir eliyle beni tuttu bir eliyle de soyunmamı istedi. Daha sonra bıçağı gördüm konsolun üstünde duruyordu. Ben onu korkutmak için savurmuştum ama saplandı. Yaralandığını görünce korktum ve evden kaçtım. Öldürmek istememiştim. Öldüğünü cezaevinde öğrendim. 10 yıllık eşimi öldürmek istememiştim. Olay esnasında çocuğum yatakta uyuyordu” dedi.

Görümceleri yalanladı

Sanık ifadesinin ardından söz hakkı alan Zülfikar Tuncer’in ablaları sanık olan yengelerinden şikayetçi olduklarını, yengelerinin kardeşlerine karşı karılık görevini yerine getirmediğini, aralarında sanığın iddia ettiği gibi tartışmalara hiç şahit olmadıklarını belirtti. Zülfikar Tuncer’in ablaları, “Hiçbir şekilde karılık görevini yapmıyordu. İki çocuğuna da bakmadığı için çocukları hastaydı. Biz onun söylediklerini kabul etmiyoruz. Kardeşimi yatakta öldürdü. Mutfaktan aldığına inanmıyorum. Sürekli ablasıyla birlikteydi. Olay akşamı da ailesi ile birlikteydi. Benim kardeşim onu kısıtlamadı söyledikleri yalan, hiçbir sorunları yoktu görmedik şahit olmadık. Kardeşim anneme bakıyordu. Yengem o yüzden rahatsız oluyordu” dediler. Mahkeme heyeti sanığın tutukluluk halinin devamına karar vererek duruşmayı eksik evrakların tamamlanması için ileri bir tarihe erteledi.