Doğal peyzajı ve kaya resimleri ile Aydın’da önemli bir yere sahip Latmos’un her geçen gün yok olduğuna dikkat çeken doğaseverler, duyarlılık çağrısında bulunarak doğa için yürüdü.

Aydın’ın Kuşadası ilçesinde faaliyet gösteren Ekosistemi Koruma ve Doğa Sevenler Derneği (EKODOSD) üyesi doğaseverler, doğal peyzajı ve tarihi dokusu ile dikkat çeken Latmos için farkındalık yürüyüşü gerçekleştirdi. Latmos’un Bafa Gölü ile birleştiği güney bölgede yürüyen doğaseverler, Latmos’ta yaşanan çevresel tehditlere ve doğal peyzajın bozulmaya başlamasına dikkat çekti. Büyük bir hızla doğal güzelliklerin kaybedilmeye başlandığını ifade eden EKODOSD Başkanı Bahattin Sürücü, “Büyük bir hız ve hırsla tüm bu güzellikleri her geçen yıl biraz daha kaybediyoruz. Oysa bu güzellikleri koruyarak hem bölge insanlarının hem ülkemizin kazanabileceği çok şey var. Latmos Dağları ve Bafa Gölü’nü doğasıyla, tarihiyle, kültürüyle ve geleneksel yaşamını sürdüren insanlarıyla bütüncül bir şekilde korunması için, tüm kurumları işbirliğine davet ediyoruz” dedi.

Doğanın korunması adına gerçekleştirdikleri farkındalık yürüyüşlerine devam edeceklerini ifade eden Sürücü, “Batı Anadolu’nun doğal ve kültürel varlıkları açısından en güzel ve en zengin coğrafyalarından biri olan Latmos Dağları’nın Bafa Gölü’yle buluştuğu güney yamaçlarında bir farkındalık etkinliği gerçekleştirdik. Harika doğal peyzajı olan bakir coğrafyanın tarihi özellikleri, doğal zenginlikleri ve tüm bu güzelliklere olan tehditler yerinde anlatıldı. 8 bin yıl öncesine dayanan Prehistorik Kaya Resimlerini, Bizans Dönemi’ne ait savunma yapılarını, manastırları ve kayalara işlenmiş sembolleri incelendi. Birbiri üzerine yığılan devasa kayaların içinde geçmişe bir yolculuk yapıldı. Lagünlerin yaban hayatı açısından önemine vurgu yapıldı. Avustralya Melbourne’de yaşayan Prof. Dr. Müyesser Durur tarafından yaşadığı bölgenin doğal alanları ve kullanım kurallarıyla ilgili bir kıyaslama yapılarak bilgi verildi. Latmos Dağları’nın ve Bafa Gölü’nün güzelliklerinin korunarak geleceğe taşınması ve bu değerlere olumsuz etki oluşturacak hiçbir faaliyete izin verilmemesine dikkat çekti. Geçmiş yıllarda suyla dolu olan Bafa Gölü’nün kıyılarındaki suların iyice çekildiği, kıyıların kuruduğu görüldü. Özellikle gölün doğu ve kuzey kısımlarında, geçmiş yıllardaki kadar olmasa da alglerin çoğalması sonucu kıyıda birikerek tabakalaşma yaptığını, bunun da kıyıları balçıklaştırdığını ve koku yaptığını gözlemledik” dedi.